Insanlar

Kronik kaygı bozukluğu belirtileri

Kronik kaygı bozukluğu nedir?

Genelleştirilmiş anksiyete bozukluğu: Bu, spesifik olmayan yaşamsal olaylar, nesneler ve durumlar hakkında aşırı, uzun süreli kaygı ve endişeleri içeren kronik bir bozukluktur. En yaygın anksiyete bozukluğudur. Bu gruba dahil olan insanlar, endişelerinin sebebini her zaman tespit edemezler.

Anksiyete bozukluğu kalici mi?

Korku ve panik kısa süreli olmasına rağmen anksiyete hem kalıcı hem de kroniktir. Bunun da ciddi olumsuz sonuçları olabilmektedir. Çünkü kronik anksiyete sadece vücutta değil yaşam tarzı ve davranışlar üzerinde olumsuz etkilere neden olur.

Anksiyetenin fiziksel belirtileri nelerdir?

Bu bozukluğu yaşayan kişiler, en çok bedensel yakınmalar nedeniyle hekime başvururlar. Bu belirtilerin başlıcaları, kalp çarpıntısı, nefes almada güçlük, boğulma hissi, göğüste rahatsızlık hissi, yutkunmada güçlük, ağız kuruluğu, baş dönmesi, mide bulantısı, terleme ve titreme, baş, göğüs ve kas ağrılarıdır.

Anksiyetesi olan insanlar nasıl olur?

Anksiyete bozukluğu olan insanlar için stres, panik ve endişe gibi duygular daha uzun sürer, daha aşırı ve kontrol etmek çok daha zordur. Semptomlar arasında huzursuz veya heyecanlı hissetmek, panik atak, konsantrasyon veya uyku sorunu, terleme, nefes darlığı, baş dönmesi ve kalp çarpıntısı da olabilir.

Kronik anksiyete tedavi edilebilir mi?

Anksiyete büyük ölçüde davranışsal terapi, psikoterapi ve çeşitli ilaçlar yoluyla tedavi edilmektedir. Tedavide bu üç yöntem sıklıkla bir arada kullanılmaktadır. Ancak daha hafif vakalarda psikoterapi ve davranışsal terapi yeterli olabilir.

Kaygı nelere yol açar?

Anksiyete Bozukluğu Fiziksel Belirtileri Nelerdir?

  • Ellerde aşırı terleme.
  • Kalp ritminde artış
  • Titreme.
  • Hazımsızlık.
  • Nefes almakta zorluk çekme.
  • Şiddetli baş ağrıları
  • Mide krampları
  • Hızlı nefes alıp verme.

Anksiyete bozukluğu ömür boyu sürer mi?

Anksiyete (kaygı) bozukluğu bulunan pek çok hasta, almış olduğu tedaviden büyük ölçüde yarar görebilmektedir. Dolayısıyla bu hastalık ömür boyu sürmemekte, aksine iyi bir tedavi ile kontrol edilebilir hale getirilebilmektedir.